5:16 pm - BİRLEŞİK KAMU-İŞ KASIM AYI VERİLERİNİ AÇIKLADI: Açlık sınırı 22.565 lira oldu
10:48 am - GÜNLÜK 19 LİRAYA YOKSULLUK YARDIMI
10:38 am - ÜCRETLER ASGARİ, YOKSULLUK SÜREKLİ | “Belki kimsenin ölmediği ama ölüm gibi bir yaşam”
11:08 am - BİR GERİ 2 İLERİ, YİNE ZAM GELDİ: Motorinin litresi 45 lirayı aştı!
10:31 am - METEOROLOJİ’DEN UYARI | Trabzon ve Doğu Karadeniz’de sağanak yağış ve kar uyarısı
Asgari ücretin ne kadar artacağı merak konusu olurken TÜİK’e göre kasımda yıllık enflasyon yüzde 21,31. ENAG ise yüzde 58,65 olarak açıkladı. Üretici fiyatları ile tüketici fiyatları arasındaki fark yine rekor kırdı.
İktidarın, ‘yeni’ söylemiyle uygulamaya koyduğu ekonomi politikaları halkın her geçen gün yoksullaşmasına neden oluyor. Geniş halk kesimleri artan fiyatlar ve düşük ücretler altında eziliyor.
Dolar kurunun rekor üstüne rekor kırdığı kasımda halk market raflarındaki fiyat etiketlerinin değişme hızına yetişemezken bu zamlar Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine yine hissedilenden daha az yansıdı.
TÜİK, dün kasım ayına ilişkin tüketici fiyat endeksi verilerini yayımladı. Buna göre tüketici fiyatları kasımda bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 21,31 artarak 3 yılın en yüksek seviyesine çıktı.
Aylık ise yüzde 3,51 oranında artarak Eylül 2018’den bu yana en hızlı yükselişini gerçekleştirdi. Kasım ayında yaşanan kur şok ise henüz fiyatlara tam olarak yansımadı.
TÜFE-ÜFE YİNE REKOR KIRDI
Üretici enflasyonundaki artış da tüketici fiyatlarını tehdit etmeye devam ediyor. Buna göre üretici fiyat endeksi kasımda bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 54,62 arttı. Aylık bazda artış ise yüzde 9,99 oldu.
Bu rakamların ardından tüketici fiyat endeksiyle üretici fiyat endekslerindeki yıllık artış hızları arasındaki fark da bir kez daha rekor seviyeye yükseldi. TÜFE-ÜFE arasındaki makas 33,31 puana çıktı.
e
ENAG’A GÖRE YILLIK ENFLASYON YÜZDE 58,65
Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise tüketici enflasyonunun yıllık yüzde 58,65 olarak hesaplandığını açıkladı. ENAG’a göre aylık fiyat artışları ise yüzde 9,91 düzeyinde. TÜİK ile ENAG’ın hesaplamaları arasındaki farkın her geçen açıldığına dikkat çeken Doç. Dr. Oğuz Demir:
“TÜİK’in belirli dönemler içerisinde aldığı fiyatlar arasındaki farklılık söz konusu. Ama üretici fiyat endeksine baktığımızda daha yüksek bir rakamla karşı karşıya kalıyoruz. Çünkü onun hesaplanmasında ay içerisinde üç kez hızlı bir şekilde elektronik olarak fiyatlar toplanıyor. TÜİK elinde bu imkân varken tüketici fiyat endeksini daha geleneksel yöntemlerle fiyat toplayarak yapıyor ve fark açılıyor. Burada bir kötü niyet var mıdır? Bu artık cevap bulabileceğimiz bir soru olmaktan çıktı. Anladığımız kadarıyla TÜİK açıkladığı veriyle vatandaşın yaşadığı veri arasındaki farkın daha çok açıldığı bir sürece doğru bizi götürüyor.”
AÇIKLAMAK PEK MÜMKÜN DEĞİL
TÜİK’e göre kasım ayında gıda enflasyonu yüzde 27,11 olarak gerçekleşti. Gıda fiyatlarındaki yüksek seyir, enerji fiyatlarındaki artış ve en önemlisi Türk Lirası’ndaki değer kaybının ekim ayında da yaşandığını hatırlatan Demir, “Ağustos 2018’de Türk Lirası rekor seviyesinde değer kaybettiğinde, bir dolar 7 liraya dayandığında bir sonraki ay enflasyonu yüzde 6,30 olmuştu. Neredeyse 2003’ten bu yana en yüksek seviye. Şimdi ise aylık fiyat artışı olan yüzde 3,50 en yüksek ikinci seviye oldu.
Üreticiden çıkan fiyatlar yıllık yüzde 55’e dayanmışken tüketicinin önüne bu fiyatların yüzde 21 ile gelmesini artık iktisatçıların açıklaması pek mümkün değil” dedi. Yapılan araştırmalarda TL’nin yüzde 10’luk değer kaybı enflasyonu 1,5 ile 2,5 puan arası artırıyor. Son yapılan çalışmalarda bu geçiş hızının arttığını ifade ediyor. Doç. Dr. Demir de bu artış beklentisinin yurttaş açısından ‘daha pahalıya almamak için eğer elinde imkân varsa bir an önce alma’ etkisi yarattığını vurguluyor:
“Beklentideki bozulma fiyat artışlarında da hızlanmasına neden oluyor. Hem kurdaki geçişkenlik daha hızlı yansıyor hem de taleple birleşince daha fazla maliyet enflasyonu üzerine talep enflasyonu eklenmiş bulunuyor. Bu kadar güçlü etkiler varken aylık enflasyonun 3,50’de kalması da enteresan.”
Kasımda dolar/TL, yüzde 40,3 ile Şubat 2001’deki kriz sonrasındaki 20 yıllık dönemin en sert artışını yaşamıştı. Bu artış fiyatlara tam anlamıyla yansımasa da aralık ayından itibaren daha hissedilir olacak.
KASIMDA 345 ÜRÜN ZAMLANDI
Kasım 2021’de, endekste kapsanan 415 maddeden, 34 maddenin ortalama fiyatında düşüş gerçekleşirken, 36 maddenin ortalama fiyatında değişim olmadı. 345 maddenin ortalama fiyatında ise artış gerçekleşti. Bu rakam ekimde 331, eylülde 318, ağustos’ta ise 307 idi.
Kasımda TÜFE mal sepetinde en yüksek artış gösteren ürün yüzde 24,81 ile patlıcan oldu. Onu yüzde 21,71 ile sivri biber, yüzde 19.55 ile LPG izledi.
enflasyon-dozeri-951194-1.
Çalışma Bakanlığı önünde toplanan DİSK, iktidarı emek düşmanı politikalardan vazgeçmesi konusunda uyardı. Başkan Çerkezoğlu, “Yabancı sermaye ve petrol prensleri için ‘kelepir emek’ tezgâhı açanlara direneceğiz” dedi
MUFTAKTAKİ YANGIN SÜRÜYOR
TÜİK verilerine göre gıda enflasyonu kasımda yüzde 27,11 olarak gerçekleşti. Ancak gelir gruplarına göre yapılan hesaplamada dar gelirlilerin gıda enflasyonu TÜİK verilerine göre bile yüzde 35-40 düzeyinde.
DEVLET DE İŞVEREN DE CİDDİYE ALMIYOR
Asgari ücret tartışmaları bu yıl erken başladı. Aralık ayının ilk gününde ise komisyon ilk toplantısını yaptı. İktidar cephesinde ise ‘daha önce hiç yapılmamış bir zam’ geleceği konuşuluyor. İşverenin ve hükümetin de TÜİK rakamlarına ciddiye almadığını belirten Doç. Dr. Demir, “Çünkü oradaki işveren temsilcileri de kamuyu temsil eden yetkililer de bu verinin vatandaşın karşı karşıya kaldığı enflasyon olmadığını bildikleri daha önceki yapılan açıklamalardan biliniyor.
Yani yüzde 20 enflasyon baz alınsa 3 bin 300 civarında bir asgari ücreti konuşmamız lazım. Ama konuşulan rakam 3 bin 750 ile 4 bin arasında bir rakam… Demek ki devlet de işveren de işçi de zaten TÜİK’in rakamlarını ciddiye alarak o masaya oturmamış” diyor.
***
MERKEZ BANKASI’NDAN İKİNCİ MÜDAHALE
Enflasyon verisinin ardından dolar/TL yeniden yükselişe geçti. Tarihi zirvelerini güncelleyen kurlara TCMB’den müdahale geldi. Doğrudan satış yöntemiyle yapılan müdahale sonrası kurlar yüzde 3,5 civarı değer kaybetti. Ancak müdahalenin etkisi kısa sürdü.
Müdahalenin ardından 13,45’e kadar çekilen dolar/TL, yeniden 13,80’i aştı. Enflasyon verisinin ardından dolar/TL yeniden yükselişe geçti. Tarihi zirvelerini güncelleyen kurlara TCMB’den müdahale geldi. Doğrudan satış yöntemiyle yapılan müdahale sonrası kurlar yüzde 3,5 civarı değer kaybetti. Ancak müdahalenin etkisi kısa sürdü. Müdahalenin ardından 13,45’e kadar çekilen dolar/TL, yeniden 13,80’i aştı.
Merkez Bankası, çarşamba günü de kurlara müdahale etmişti. Piyasa tahminlerine göre 1 milyar dolar civarı olan ilk müdahale sonrası kurlar 13,88 seviyelerinden 12,50 liranın altına inmişti. Çarşamba günkü müdahale sonrası dolar/TL’de kaybın büyük bir kısmı gün içerisinde geri verilmişti. Ekonomist TCMB’nin müdahalelerinin kalıcı bir etkisinin olmayacağı görüşünde.