2:50 pm - İSTANBUL’DA 6,2 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ DEPREM: Çevre illerden de hissedildi
8:36 am - MOTORİNE ZAM GELDİ, TABELALAR DEĞİŞTİ
7:48 am - BUGÜN TBMM’NİN AÇILIŞININ 105. YIL DÖNÜMÜ! “Egemenlik milletindir”
10:17 pm - TRABZON’DA DOLMUŞA ÜCRETLERİNE ZAM! | 21 TL’den 25 TL’ye yükseltildi
6:48 pm - EMEKLİ MAAŞI 2 ÇEYREK ALTINA DÜŞTÜ | Asgari ücretlinin 4 altını gitti
6:16 pm - CARGİLL İSTİYOR, İktidar AKP veriyor
8:13 pm - VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
Vergi Uzmanı Ozan Bingöl, zirai don nedeniyle büyük kayıplar yaşayan çiftçilerle ilgili bir yazı kaleme aldı.
Bingöl, “Yaptığımız hesaplamalara göre; 2006-2024 dönemi için tarım kesimi devletten 3,5 trilyon lira alacaklıdır.” değerlendirmesini yaptı.
Son birkaç gündür tarihin en büyük zirai don olayları nedeniyle çiftçilerimiz ciddi ürün ve mali kayıplar yaşamaktadır.
Yıllardır hak ettiği desteği alamayan çiftçinin, toprağına daha fazla küsmemesi için her zamankinden daha fazla sahip çıkılmaya, desteklenmeye ihtiyacı vardır.
Bu dönemde, en azından çiftçinin geçmişten kalan destek alacaklarının bu zor günlerde onlara ödenmesi gerekir. Ayrıca unutmamak gerekir ki, gıda enflasyonu yaşadığımız en büyük sorunlardan biridir. Bu sorunun çözümü için de mutlaka çiftçilerimizin bu kayıpları telafi edilmelidir.
Yaptığımız hesaplamalara göre; 2006-2024 dönemi için tarım kesimi devletten 3,5 trilyon lira alacaklıdır. Neden mi? Bu rakamı nasıl mı hesapladım? Cevapları aşağıdadır.
TÜRKİYE’DE NÜFUS ARTIYOR AMA EKİLEN ALAN AZALIYOR
Türkiye nüfusuna her yıl birkaç milyon kişi eklenmektedir. Ayrıca bu nüfus içinde gözükmeyen milyonlarca mülteci söz konusudur.
Artan bu nüfus karşısında ekilen tarım alanlarındaki düşüş bugün yaşanan pek çok temel gıda ürününde dışa bağımlılığı ve yanlış tarım politikalarının sonuçlarını ortaya koymaktadır.
Yukarıdaki tabloya göre Türkiye’de tarım alanları 2001-2023 döneminde %8,3 küçülmüştür. Tahıllar ve diğer bitkisel ürünler ekilen alandaki küçülme tarım alanlarındaki küçülmenin de üzerindedir.
2001 yılında 26.350.000 Hektar olan çayır ve mera hariç tarım alanı 2023 yılında 23.971.000 hektara düşmüştür. Tarım alanındaki düşüş %9,02 olmuştur.
Nüfusun %30,13 yükseldiği bir dönemde tarım alanlarının %9,02 azalması gıda arz güvenliği açısından üzerinde önemli durulması gereken çok önemli bir konudur.
TARIM KANUNU TARIM DESTEĞİ MİLLİ GELİRİN YÜZDE BİRİNDEN AZ OLAMAZ DİYOR AMA NEREDEYSE ÜÇTE BİRİ BİLE VERİLMİYOR
Tarım Kanunu Tarım Desteği Milli Gelirin Yüzde Birinden Az Olamaz Diyor, Ama Neredeyse Üçte Biri Bile Verilmiyor.
25.4.2006 tarih ve 26149 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5488 sayılı Tarım Kanununun “Tarımsal desteklerin finansmanı” başlıklı maddesi tarım desteği için bütçeden ayrılacak tarımsal destek miktarının gayrisafi milli hasılanın yüzde birinden az olamayacağı amir hükmünü içeriyor. Maddeye aşağıda aynen yer veriyorum:
TARIMSAL DESTEKLEMELERİN FİNANSMANI
Peki, iktidar Tarım Kanununun tarım destekleri milli gelirin %1’inden az olamaz hükmünü yıllardır nasıl uyguluyor. Söze hacet yok. Veriler konuşuyor.
Artan maliyetlere rağmen çiftçiye sağlanması gereken desteklerin, mevzuatta öngörülen milli gelirin %1’lik tutarının çok altında kalması çiftçinin tarlasını, ürününü ve ekmeğini her geçen gün azaltmaktadır.
2024 yılında Tarım Kanununda verilmesi zorunlu olan tarımsal destek tutarının ancak beşte biri kadar destek verilmiştir.
EKSİK ÖDENEN TARIMSAL DESTEK NEDENİYLE ÇİFTÇİ DEVLETTEN 3,5 MİLYON TRİLYON LİRA ALACAKLI
Tarım Kanunu, tarıma bütçeden yapılacak desteğin milli gelirin %1’inden aza olamayacağını emrediyor. Buna karşılık, iktidar Tarım Kanununun yürürlüğe girdiği 2006 yılından bu yana hiçbir yılda çiftçiye kanunla verilmesi zorunlu kılınan tutarda desteği vermedi.
İşin kötüsü, tarım ve hayvancılık alanında artan dışa bağımlılık ortamında tarımsal desteklerin GSYH’ya oranı artmak bir yana her geçen yıl daha da düşürüldü.
Yukarıdaki tabloya göre 2006-2024 döneminde eksik ödenen desteklerin ilgili yıllar ortalama dolar kuru ile karşılığı 93,7 milyar dolardır. Bugünkü dolar kuruyla (38 TL) bu tutarı TL’ye çevirdiğimizde, Çiftçinin 2006 yılından bu yana eksik ödenen tarımsal destek tutarı 3 trilyon 559 milyar TL’ye ulaşmaktadır.
Bu eksik tutarın bir kısmının, çiftçinin zor günler yaşadığı bu dönemde ve hatta gıda enflasyonun genel enflasyondan daha yüksek olduğu bir yerde çiftçiye verilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
FAİZE VAR AMA TARIMA, HAYVANCILIĞA YOK
Mevcut ekonomi yönetiminin sorunlara ve çözümlere bakış açısı biraz farklı. Gıda arz güvenliğinin söz konusu olduğu, gıda enflasyonunun genel enflasyonun üzerinde olduğu bir ortamda desteklenmesi gereken tarım yeterince desteklenmez iken faiz harcamaları hız kesmeden devam ediyor.
Örneğin: 2024 yılında bütçeden faiz için yapılan ödeme toplamı; 1 trilyon 270 milyar lira iken aynı bütçeden yapılan tarımsal destek ödemelerinin toplamı sadece 91,5 milyar liradır.
Faiz ödemelerinin tarımsal destek ödemelerinin 13,9 katı olduğu bir durumda, çiftçinin toprağa küsememesini beklemek, üretmesini istemek, et-süt-yumurta fiyatlarının ucuzlamasını beklemek pek de mümkün değildir.sözcü