11:08 am - BİR GERİ 2 İLERİ, YİNE ZAM GELDİ: Motorinin litresi 45 lirayı aştı!
10:31 am - METEOROLOJİ’DEN UYARI | Trabzon ve Doğu Karadeniz’de sağanak yağış ve kar uyarısı
9:05 pm - EKMEĞE FAHİŞ ZAM GELİYOR! Trabzon’da Durum Ne?
8:31 pm - EKONOMİK KRİZİN ACI TABLOSU: Pazarlar bomboş, esnaf mutsuz, yurttaşlar çürük domates alıyor!
8:22 pm - ELEKTRİĞE GİZLİ ZAM RESMİ GAZETE’DE: Faturalara ‘Şimşek’ çarptı
12:08 pm - PROF. DR. GÜRDAL YILMAZ’DAN VİRÜS AÇIKLAMASI! “Hastalıkları tetikliyor”
6:37 pm - BES-AR: Açlık sınırı 29.000’i, yoksulluk sınırı 78.000 ‘i aştı
10:26 am - RİZE’DE 4,7 ŞİDDETİNDE DEPREM
Ayçiçek yağında son 3 aydaki fiyat artışı yüzde 40’ı buldu. 5 litrelik yağın fiyatı 80 liraya yaklaşmış durumda. Bu fiyat artışının arkasında küçük çiftçiliği tasfiye ederek ülkeyi küresel şirketlerin pazarına dönüştüren tarım politikaları ile halkın ayçiçek yağından başka yağ tüketemeyecek durumda olması yatıyor.
Ayçiçeği yağı fiyatları cep yakıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ağustos-kasım arasındaki 3 aylık süre içinde ayçiçeğine gelen zam oranı yüzde 40. Marketlerde 5 litrelik ayçiçeği yağları 40-50 lira arasında seyrederken bugün 60-70 liraya dayanmış durumda. Bazı markalarda fiyat 80 liraya kadar çıkıyor. Zaten tereyağı ve zeytinyağı gibi diğer yağlar yoksulun sofrasını çok önce terk ettiğinden ayçiçeği yağına gelen bu zamlar halk kesimlerinin en büyük sorununa dönmüş durumda.
İlk bakışta fiyat artışının dolar kurundaki artıştan kaynaklandığı düşünülse de durum bu denli basit değil. Tablonun arka planında tasfiye edilen küçük çiftçilik, tarımda dışa bağımlılık ve yoksulluk yatıyor.
►Neden 1: Halk için ayçiçek yağı tercih değil zorunluluk
Öncelikle ayçiçeği üretim ve tüketiminin Türkiye’deki durumuna göz atalım. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kasım ayı “Ayçiçeği Bülteni” verilerine göre 2019’da 1 milyon 950 bin ton büyüklüğünde ayçiçeği üretimi yapıldı. Öte yandan Türkiye’nin sofralık yağ çeşitliliğinin dünyanın geri kalanından çok daha dar olduğunu vurgulamak gerekiyor. Çünkü geçmişte geleneksel halk mutfağının parçası olan tereyağı ve zeytinyağının alım gücünü zorlaması nedeniyle geniş kesimlerin yağ tercihi ayçiçeği oluyor. Bu nedenle Türkiye’de TÜİK’in enflasyon sepetindeki ağırlığı itibariyle ayçiçek yağının ağırlığı mısırözü yağının 22 katı, margarinin 8,5 katı, zeytinyağının 1,8 katı, tereyağının ise 1,5 katı. Başka bir ifadeyle halkın en çok tercih ettiği yağ açık ara farkla ayçiçek. Bu tercihte ise en temel belirleyici ayçiçek yağının fiyatı. Yine TÜİK verilerine göre ülkedeki ayçiçek yağının birim fiyatı 15 lirayken, zeytin yağının 33,6 lira, tereyağının ise 61,1 lira. Dolayısıyla ayçiçek yağı bir tercih değil zorunluluk. Bu nedenle halk fiyat artışına duyarsız hale gelmiş durumda. Yani yüksek talep fiyatları yukarı yönlü baskılıyor ve aşağı yönlü fiyat hareketlerinde direnç oluşturuyor.
►Neden 2: Ayçiçeği ithalatında dünya 1’incisiyiz
ABD Ziraat Dairesi (USDA) verilerine göre dünyada en çok ayçiçeği ithal eden ülke açık farkla Türkiye. Ülkenin 1 milyon 950 bin tonluk ayçiçeği üretimine karşılık ilaveten 1 milyon 132 bin ton da ayçiçeği ithalatı bulunuyor. Kendine yeterlilik oranı TÜİK verilerine göre yüzde 66,4. Yani ülke, her 3 birim ayçiçeğinin 1’ini yurtdışından ithal etmek durumunda. Bu haliyle USDA’nin 2019/2020 verilerine göre dünyadaki ayçiçeği ithalatının yüzde 30,6’sını Türkiye gerçekleştiriyor. Tüm Avrupa Birliği’nin ithalattaki payı ise yüzde 24,4. Başka bir ifadeyle ayçiçek yağı devlerinin en büyük pazarı açık ara farkla Türkiye. Yine USDA verilerine göre 2020/2021 sezonunda Türkiye’nin ithalattaki payının yüzde 37’ye yükseleceği tahmin ediliyor.
Uluslararası Ticaret Merkezi’nin (ITC) projesi olan trademap.org’un verilerine göre AKP’nin iktidara geldiği yıl 132 bin 485 tondu. 2019’da yapılan ayçiçeği ithalatı 2002 yılının tam 8,5 katı. Üstelik 2019’daki 1,32 milyon tonluk ithalat da ülke için rekor seviyede. En çok ayçiçeği ithal eden ikinci ülke olan Hollanda’nın 665 bin 129 ton ayçiçeği ithalatı olduğu düşünülürse Türkiye en yakın rakibini ikiye katlamış durumda.
Sadece ürünün kendisinde değil, ayçiçeği tohumunda da Türkiye ithal bağımlılığında başı çekiyor. ITC verilerine göre 2019’da sadece ayçiçeği tohumu için dünya ithalatının yüzde 11’ini Türkiye tek başına üstlendi. dünyada toplam 4,45 milyar dolarlık ayçiçeği tohumu ithalatı yapılırken, Türkiye bu alanda da rakiplerini geride bırakarak 516 bin 450 tonluk ayçiçeği tohumu ithalatı yaptı. Bu tohum için AKP’nin 2002’de yapılan ithalat bedeli sadece 42 milyon 8 bin dolar büyüklüğündeydi ki, o günden bugüne ithalatın değeri tam 11,3 katına çıkmış durumda.
►Neden 3: Pandemi küresel fiyatları artırdı
İthalata bağımlılığın yoksulun sofrasında yarattığı yıkım küresel fiyatlar incelendiğinde daha net ortaya çıkıyor. Türkiye’de ayçiçek yağının fiyatında ağustostan beri süregelen artışın altında yatan en temel nedenlerden biri dünyada da ayçiçek fiyatlarının hızla artması. Bu durumda ihracatçı ülkeler fayda sağlarken, Türkiye gibi ithalatçı ülkeler zarar görüyor. Tarım Bakanlığı’nın kasım ayı “Ayçiçeği Bülteni”nde derlediği bilgilere göre Ağustos ayında dünyada ortalama 390 dolar olan 1 ton ayçiçeğinin, ekim ayı itibariyle fiyatı 530 tona çıkmış durumda. Böylece bu ürünün dünya fiyatında da 3 ay gibi kısa bir süre içinde yüzde 35,8’lik artış yaşandı. Bu da Türkiye fiyatlarının dolar kurundaki artışın da etkisiyle yüzde 40 oranında artmasına neden oldu.
Peki dünya fiyatlarındaki hızlı artışın nedeni neydi? Tarım Bakanlığı’nın bültenine göre bu durumun en büyük nedeni Covid-19 pandemisi nedeniyle dünyada ayçiçek yağının ikamesi olarak kullanılan Kanola yağının üretiminin düşmesi. Böylece talep ayçiçek yağında yoğunlaştı. Ancak Türkiye’de iç tüketimin akacağı bir başka ikame ürün bulunmadığı için geniş kesimler çaresiz kalmış durumda.BirGün