11:27 pm - BENZİNE ZAM!
8:13 am - VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
7:21 am - VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
7:01 am - VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
9:27 pm - İKTİDAR 2002 İLE BUGÜNKÜ ÜCRETLERİ KIYASLADI | Alım gücündeki düşüşü görmek istemedi
1:55 pm - ASGARİ ÜCRETTE İKİNCİ TOPLANTIDA DA RAKAM KONUŞULMADI: Süreç fazla uzamayacak dendi
9:27 am - VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
9:57 pm - GECE YARISI BENZİNE 98 KURUŞ ZAM!
2:42 pm - ELEKTRİK KESİNTİLERİ MAĞDUR EDİYOR | Yıllardır kış aylarında aynı senaryoları yaşıyoruz!
Bakliyat ve hububatta transit ticaret yasağı sektörde paniğe yol açtı. Sektör temsilcileri Türkiye’nin bakliyat ve hububat açısından koridor ülke konumunda olduğunu belirtiyor: Başka ülkelerin malına el konuldu.
Ticaret Bakanlığı 10 Mart tarihli bir genelge ile mercimek, nohut, buğday, arpa, çavdar, ayçiçeği yağı ve tohumunun da aralarında olduğu ürünlere Transit Ticaret Yasağı getirdi.
Bakanlığın bu kararı bakliyat ve hububat sektöründe paniğe neden oldu. Zira halihazırda antrepolarda bulunan ürünlerin büyük kısmı, üçüncü ülkelere gönderilmek üzere ithal edilmiş ürünler.
Sektör temsilcileri, “Transit ürünler üçüncü ülkelere gönderilse bile elimizde iç piyasaya yetecek ürün var. Fiyatlar da normal düzeyde. Böyle bir karar ancak savaş halinde alınır. Bu karar bir bakliyat koridoru olan ülkemizin güvenilirliğini sarsar” diyor.
Genelgenin, başka ülkelere ait ürünlere de el koymak anlamına geldiğini belirten sektör temsilcileri arpa, nohut, buğday gibi yükleri olan gemilerin karardan sonra Türk limanlarına girmediğini, açıkta beklediğini de ileri sürdü.
Ticaret Bakanlığı, Türkiye’deki antrepolarda bulunan bakliyat ve hububat ürünlerinin yurtdışına çıkarılmasını yasakladı. İlgili genelgenin yayınlanmasının ardından başta Mersin olmak üzere ticaret kentlerinde bakliyat sektöründe endişe başladı. Çünkü yasak kararı hem nakit akışının durması hem de firmaların bağlantılarını kaybetmesi anlamına geliyor.
SAVAŞLA İLGİSİ YOK
Akdeniz İhracatçı Birlikleri Hububat Bakliyat ve Yağlı Tohumlar İhracatçıları Birliği Başkanı Hüseyin Arslan, bakanlığın getirdiği transit ticaret yasağını şöyle yorumladı:
“Türkiye bir enerji koridoru. Aynı zamanda Türkiye bakliyat ve hububat açısından bir gıda koridoru. Türkiye’ye gelen ürünler büyük oranda Irak, İran, Suriye gibi ülkelere, yardım kuruluşlarına gönderilmekte. Hatta bu ürünler Azerbaycan’a, Gürcistan’a kadar gidiyor. Bizim Türkiye’de her zaman yeterince mal bulunması sebebi, mesela geçen yıl pandemide bizim sıkıntı çekmememizin nedeni Türkiye’nin ihtiyacından fazlasını getiriyoruz, kalanları ihraç ediyoruz. Yani Türkiye’de sürekli transit depolarda bulunan mallar Türkiye için avantaj sağlıyor.
Son alınan kararla birlikte, başka ülkeye ait malın da dışarı çıkmasına izin verilmiyor. Kredi ödemesi gelen kişi, malını satması lazım, malını satamıyor. Bakliyatın bunun dışında tutulması lazım. Çünkü fasulye, mercimek ve nohut fiyatları şu an dünya standartlarına uygun. Bu ürünlerin Rusya-Ukrayna savaşıyla ilgisi de yok.”
GÜVEN SARSILDI
Mersin’de faaliyet gösteren ihracatçı bir firmanın yetkilisi de bakanlığın yanlış kararı pazartesi günü kaldıracağını umduklarını söyledi. Şirket yetkilisi yasağı şöyle yorumladı:
“Alınan karar yanlış bir karar. Çünkü Türkiye bir transit noktasıdır. Savaş durumunda ülkeler bazı ürünlerin ihracatını yasaklayabilir. Fakat transitteki ürünlerin ihracatını yasaklaması bu ürünlere el koyduğu anlamına gelir. Biz savaşta değiliz.
Yüz binlerce ton ürün Mersin, İskenderun, İzmir’de antrepolarda bulunuyor zaten. Bunlardan bir kısmı ithal edilebilir, bir kısmı transit ihraç edilebilir. Bu yasakla birçok firmaya darbe vurulmuş oldu. Bin ton nohut 2 milyon dolar civarında. Büyük rakamlar. Firmalar için büyük külfet.
Mersin Limanına yaklaşmakta olan buğday, soya, mısır, arpa yüklemiş gemiler şu an açıkta bekliyor. Çünkü mala el konulacak.
Birçok dünya firması Mersin’i gıda üssü olarak kullanıyor. Bakliyat sektörünün cirosu 4,5 ila 5 milyar dolar. Mersin’de bankacılık sektörünün cirosunun yüzde 40’ı bakliyat sektörü ile. Bu hatadan dönülmesi lazım.”